SON DAKİKA | Cumhurbaşkanı Erdoğan Mersin’de duyurdu: Karadeniz’de bulduğumuz gazın bir kısmını gübre üretiminde kullanarak çiftçimizi rahatlatacağız

Son dakika: 14 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Seçimleri öncesi yoğun programını sürdüren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mersin mitinginde mühim açıklamalarda bulunmuş oldu.

Konuşmasına, Mersin ve Mersinlilere olan sevgisini dile getirerek süregelen Erdoğan, 14 Mayıs’ta inşallah bu sevdayı “tavan” yaptıracaklarını söylemiş oldu. Alandakilere “14 Mayıs’ta sandıkları patlatıyor muyuz?” diye soran Erdoğan, “evet” yanıtı üstüne, “Bu ne görkem, bu ne güzellik. Elhamdülillah, hamdolsun, demek ki sevdalar karşılıksız olmuyor. Biz seviyoruz, Mersin de bizi seviyor. Mersinli kardeşlerim de bizi seviyor.” diye konuştu.

Erdoğan, Mersin’in Anamur ilçesinde yaşanmış olan fırtınaya değinerek, “Bu sabah yaşadıkları hortum felaketi sebebiyle Anamurlu kardeşlerime geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum. Yaralanan vatandaşlarıma Tanrı’tan şifalar temenni ediyorum. Muz seraları ziyan olan yurttaşlarımız müsterih olsun. Devletimiz devamlı olduğu benzer biçimde onların da yanındadır, yanında olacaktır. Hasar tespitinin peşinden kendilerine lüzumlu destek verilecektir.” bilgisini verdi.

“GÜMBÜR GÜMBÜR SANDIĞA GİDİYORUZ”

Neredeyse bir yılı aşkın süredir hemhal olamadıkları Mersin’i hakkaten özlediklerini özetleyen Erdoğan, “Hele hele bu alanı oldukca özlemişiz. Bu alana oldukca geldim ve bu alanda açılışlarımız, mitinglerimiz oldukca oldu. Başını Toroslar’a yaslayan, ayağını Akdeniz’e uzatan Mersin’i sevmemek, Mersin’i özlememek mümkün mü?” dedi.

Toroslar türküsündeki, “Ay doğar aşmak ister/ Al yanak, yaşmak ister / Şu benim acayip gönlüm, yare kavuşmak ister.” dizelerini hatırlatan Erdoğan, kendilerinin de Mersinlilerle kavuşmak için burada olduklarını söylemiş oldu.

Ülkenin zamanı bir seçimi öncesinde, kendilerini bekleyen onca kent arasından Mersin’i seçtiklerini vurgulayan Erdoğan, Kayseri mitingindeki katılımın 135 bin şahıs olduğu bilgisini paylaşarak, “Şimdi Mersin’in de resmi rakamlarını aldım, 80 bin. Demek ki gümbür gümbür sandığa gidiyoruz.” diye konuştu.

Erdoğan, alandakilerden yalnızca kendilerini değil, eş, dost herkesi sandığa götürmelerini isteyerek, “Bu bir varlık seçimidir. Bu seçimde teröristlere ülkeyi bırakmayacağız. PKK’ya, ülkeyi bırakmayacağız. Bay bay Kemal’in PKK’lı dostları var ise bizim de milletimiz var, milletimiz. Ben buradan, Mersin’in komşuları Karaman’a, Niğde’ye derhal karşımızdaki Kıbrıs’a da selamlarımızı gönderiyorum. İnşallah en kısa sürede bu şehirlerimizi de ziyaret edecek, özlem gidereceğiz.” dedi.

Salı günü de Adana’da olacaklarını belirten Erdoğan, Türkiye’nin 81 vilayetinin her birinin kalplerinde ayrı bir yeri bulunduğunu dile getirerek, şu şekilde devam etti:

“Şu anda bildiğiniz gibi Mersin’e daha ilkin gelecektim. Hem Akkuyu’daki nükleer santralin yakıt çubuklarının teslim törenine katılacak hem de burada sizlerle özlem giderecektik. O günlerde bildiğiniz gibi ufak bir rahatsızlığımız oldu. Akkuyu programını canlı bağlantıyla gerçekleştirmek mecburiyetinde kaldık. Rabb’ime beni bu şekilde bir ülkenin evladı kıldığı için ne kadar hamd etsem azdır. Mersin benzer biçimde bir şehrin, yoldaşı etmiş olduğu için hamd ediyorum.”

Erdoğan, Mersin’in ülke tarımında, sanayisinde, ticaretinde ayrı bir yeri olduğuna işaret ederek, şunları söylemiş oldu:

“Bizim devasa bir liman şehrimiz Mersin, basit bir yer değil. Hepsinden önemlisi Mersin’in ülkemizin insan zenginliğinin tüm renklerini bünyesinde barındıran özelliğiyle kalplerimizde ayrı bir yeri var. Biz Mersin’i, Yörük’üyle, Arap’ıyla, Kürt’üyle hangi kökenden olursa olsun tüm insanlarıyla seviyoruz. Biz, yaratılanı yaratandan dolayı seviyoruz. Bizim dinimizde fark yok. Bizim dinimizde üstünlük, sadece Tanrı’a olan yakınlıktadır. Biz Mersin’i, Sünni’siyle, Alevi’siyle hangi inanca mensup olursa olsun tüm insanlarıyla seviyoruz. Biz Mersin’i, serada çalışan çiftçisiyle, fabrikada emek veren emekçisiyle, limanda yük indirip bindiren işçisiyle, ormanı yaşatan köylüsüyle seviyoruz. Mersin, tüm bu vasıflarıyla kardeşlik şehri unvanını hak ediyor. Şu karşımdaki azamete bakıyorum, şu güzelliğe bakıyorum, aman Ya Rabbim, ne güzellik bu. Mersin tüm bu değerleriyle. tarihten bugüne bugünden geleceğe işte burada olduğu benzer biçimde köprü kuruyor.”

“BİZ LAF DEĞİL İCRAAT PEŞİNDEYİZ”

Atilla İlhan’ın “Bu bizim gökler gibisi hiçbir dağda çatılmamıştır / Yıldızlarımızın titremesi, yüreğine zelzele indirir / Hiçbir yerde bu denize, bu acı tuz katılmamıştır / Topraktan sağdığımız pekmez, güneşin başını döndürür.” sözlerini anımsatan Erdoğan, “Hakikaten de Mersin’i görüp başı dönmeyen yoktur.” dedi.

Mersin’in önünde kendisi ve ülkesi için yeni bir fırsat bulunduğunu vurgulayan Erdoğan, şu şekilde konuştu:

“Bu fırsat, 14 Mayıs seçimleridir. Biz Türkiye Yüzyılı’nı Mersin’le beraber inşa etmek istiyoruz. Bildiğiniz gibi birileri Mersinli’nin iradesini çantada keklik görüyor. Bugüne dek Mersin’de tuğla üzerine tuğla koymamış, bir gönüle dokunmamış olanlar Mersinli’yi kurşun asker sanıyor. Mersin’in bizim zenginlik olarak gördüğümüz farklılıklarını, varlıklarının sermayesi haline getirenler, sizleri hiçe sayıyor. Oysa biz, Mersin’in kendisine meydana getirilen her esere, verilen her hizmete vefasını oldukca iyi biliriz. Mersin’de hep icracı arkadaşlarımızı görevlendirmemizin sebebi de budur. Bundan dolayı biz söz değil icraat peşindeyiz. Şimdi buradan o şekilde bir ses verin ki Mersin’in tercihinin Türkiye Yüzyılı bulunduğunu hepimiz duysun.”

“Şimdi buradan o şekilde bir ses verin ki Mersin’in tercihinin Türkiye Yüzyılı bulunduğunu hepimiz duysun.” ifadesini kullanarak alandakilere, “Mersin, 14 Mayıs’ta evlatlarımızın geleceğimize sahipleniyor muyuz? Mersin, 14 Mayıs’ta 21 senelik kazanımlarımızı daha da ileri taşıyor muyuz? Mersin, 14 Mayıs’ta Türkiye Yüzyılı’nın inşası için ‘Bismillah’ diyor muyuz? Mersin, 14 Mayıs’ta ‘Türkiye Yüzyılı için doğru adımlarla yola devam’ diyor muyuz?” diye soran Erdoğan, “Evet.” cevabı üstüne, “Maşallah, medeniyetlerin, kültürlerin ve inançların şehri Mersin’e de böylesi yakışır.” diye konuştu.

14 Mayıs’taki Cumhurbaşkanı Seçimi ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi’ne yedi gün kaldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan şu şekilde devam etti:

“Pazar günü sandığa gidip oyunuzu kullanacağınız vakit lütfen şu gerçekleri aklınızdan çıkarmayın. Bu seçim, birileri için bay bay Kemal’i cumhurbaşkanı yapma, CHP’ye seçim kazandırma, tarafındaki partileri mutlu etme seçimi değildir. Bu seçim devletimizde uzun süredir değişik görünümlerle onlarca defa denenip de bir türlü milletin sinesini, bizim kararlılığımızı aşamayan senaryoların bir kez daha devreye alınma teşebbüsüdür. Bölücü örgütün güdümündeki partinin canhıraş bir halde bay bay Kemal’i desteklemesinin sebebi budur. Kandil, bay bay Kemal’i niçin destekliyor? Kandil’deki terörist başları niçin destekliyor? Kandil’den bu zat için her gün yeni bir destek mesajı gelmesinin sebebi budur.

Her fırsatta CHP tabanına, İYİ Parti tabanına, Mutluluk tabanına hakaret eden HDP’lilerin birden başımıza en büyük Kemalci kesilmesinin sebebi budur. Darbeci FETÖ’cülerin devletin başına çökmek için heyecanlanmalarının sebebi budur. Avrupa’daki, ABD’daki medya müesseselerinin, devlet kurumlarının Türkiye seçimlerinde açıkça taraf tutmalarının sebebi budur. İşte kardeşinize onların bu denli saldırmalarının sebebi de budur. Ülkede ne kadar devlet ve millet düşmanı, LGBT’ci, çeşitli görünümler altında, yıkıcı etkinlik yürüten var ise hepsinin bay bay Kemal demesinin sebebi budur. CHP, İYİ Parti, HDP LGBT’ci mi? Bunların yanlarındaki de LGBT’ci mi?”

“AİLE KURUMUMUZA LEKE SÜRDÜRMEYİZ”

AK Parti, MHP ve Cumhur İttifakı’na LGBT’nin sokulamayacağını belirten Erdoğan, “Bundan dolayı bizde aile kurumu kutsaldır. Biz aile kurumumuza kir sürdürmeyiz. Ne Kılıçdaroğlu’nun ne masadaki güya milliyetçi ortağının ne diğerlerinin ne de CHP’nin herhangi bir yöneticisi, bunların hiçbirine sesi çıkıyor mu? Çıkmıyor. Kendi şehirlerine hizmet etmek haricinde her şeyi icra eden, kent kent dolaştırılarak sahne verilen belediye başkanları var ya onların da sesi çıkmıyor. Kılıçdaroğlu’nu seçtirmek için gece gündüz çalışan medya kuruluşları bırakın ses çıkarmayı, terör örgütlerine methiyeler diziyor.” ifadesini kullandı.

Koalisyon masasının “adeta teslimiyet masası” haline dönüştüğünü söyleyen Erdoğan, “Mersin’de belediyenin hizmeti var mı? Bunların, tavrı ne biliyor musunuz? Çöp, çukur, balçık. Bunlarda belediyecilik budur. İnanın anlamazlar bu işten. Bunlarda hizmet aşkı yok.” dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapmış olduğu süreci anımsatan Erdoğan şu şekilde devam etti:

“Görevi CHP’den devraldığım vakit İstanbul susuzdu. Çöp, çukur, balçık. Haliç kokudan geçilmiyordu. Görevi aldık ilkin susuzluğu giderdik, çöp dağlarını kaldırdık, çukurları hallettik. İstanbul benzer biçimde bir şehrimizi çamurdan kurtardık. Biz bu millete aşığız. Bizim derdimiz var fakat bunların bu şekilde bir derdi yok. Biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik. Şimdi bunlar ellerine tutuşturulan senaryoda kendisine hangi rol verilmişse sahneye çıkıp onu oynuyor ve iniyor. Üstelik bunu da o şekilde gönülsüz bir halde yapıyorlar ki sakillik her taraflarından akıyor. Bir cumhurbaşkanlığı yardımcılığı, 1-2 bakanlık, 3-5 milletvekilliği uğruna ülkesinin geleceğini, emperyalistlerin kurnaz emellerine peşkeş çekenleri bu millet unutmaz, affetmez.”

“ÖNLERİNE 5 KEÇİ VERİP TOROSLAR’A YOLLASANIZ AKŞAMA HEPSİNİ KAYBEDİP GELİRLER”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun SSK Genel Müdürlüğü döneminde yaşananlarla bazı CHP ve HDP’lilerin terör örgütü PKK ve özerklik söylemlerinin yer almış olduğu görüntüleri izleten Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti:

“Ah benim Mersinli kardeşlerim. Yörüklerim, Arap’ım, Kürt’üm işte bay bay Kemal bu. Bunların çapı da işte bu kadar. Önlerine 5 keçi verip Toroslar’a yollasanız akşama hepsini kaybedip gelirler. Ellerine çapa verip tarlaya gönderseniz akşama bir karış toprak havalandırmadan geri dönerler. Tablalarına iki kasa limon koyup çarşıya salsanız akşama hepsini bölgelere saçılmış olarak görürsünüz. Bundan dolayı bunlar bir tek nasipsiz değil bununla birlikte beceriksiz. Biri başlangıcında bulunmuş olduğu kurumu batırır, SSK. Diğeri kapısından geçmedik parti bırakmaz. Beriki teröristin kolundan ayrılmaz. Diğerlerini aslına bakarsanız saymıyorum. Bu cümbüş ittifakına ülke teslim edilir mi?

Peki onlar kaç ortak olduklarını artık bizim de sayamadığımız masanın çevresinde siyasetçilik oynarken biz bir tek enerji alanında ne yaptık biliyor musunuz? Karadeniz gazını ülkemize getirerek yüzlerce milyar dolarlık bir deposu milletimizin hizmetine sunduk. Evlerde kullanılan naturel gazı ilk ay tamamen, bir yıl süresince da her ay 25 metreküpünü parasız yaparak ülkenin kaynaklarını milletimizin her ferdine bölüştürme sözümüzü yerine getirdik. Sonrasında ne yaptık? Terörden temizlediğimiz Gabar’da ülkemizin en büyük petrol kaynağını bulduk. Ortalama 80 milyar dolarlık bu deposu da milletimizin emrine verdik. Oralarda bir zamanlar terör örgütleri vardı. Terör örgütlerinden oraları temizledik. Şimdi de petrolü çıkardık.”

“YURT DIŞINA GİDEN 100 MİLYAR DOLARLIK ENERJİ PARASI ARTIK MİLLETİMİZİN EMRİNDE OLACAK”

Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin tüm üniteleriyle devreye girdiğinde Çukurova’nın ihtiyacını karşılayacak elektriği üreteceğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini sürdürdü:

“Konya’da panelini de kendimizin ürettiği, ülkemizin en büyük güneş enerji santralini kurduk. Tüm bunların sonunda ne olacak biliyor musunuz? Türkiye’nin cebinden yurt dışına giden 100 milyar dolarlık enerji parası artık milletimizin emrinde olacak. Hani Londra’daki tefecilerden, ‘Borç para bulduk.’ diyor ya, bundan dolayı seviniyor ya işte onların hayal bile edemeyeceği bir deposu, biz ülkemizin kendi imkanlarıyla milletimize sunuyoruz. Bu para yatırım olarak, istihdam olarak, toplumsal destek olarak sizin cebinize girecek. Şimdiden bunun mekanizmalarını yapmaya başladık. Seçim beyannamemizde aile ve gençlik bankası kurma sözümüz var. Bu bankanın finansmanı, ülkenin kendi çıkardığı petrol ve naturel gaz gelirlerinden sağlanacak.”

Başbakanlığı dönemindeki bir Norveç seyahatinde, Norveç Başbakanı’nın petrolde rezervlerinin yüzde 25’ini bir tek gençliğe ayırdıklarını söylediğini aktaran Erdoğan, “Şimdi ikimiz de işte buradan elde ettiğimizin belli bir oranını, milletimizin temel taşı ailenin ve gözümüzün nuru evlatlarımızın geleceğini ilgilendiren emek harcamaları bu kaynakla destekleyeceğiz. Örneğin prim giderlerinin üçte birini bedelsiz karşılayarak ev hanımlarımızı emekli edeceğiz. Gençlerimize eğitimden istihdama, kendi işini kurmadan evlenmeye, her alanda karşılıksız destek vereceğiz. Her haneden minimum bir kişinin istihdamda olmasını temenni edeceğiz. Gelir tamamlayıcı aile desteği sistemiyle hanelerimizin tamamına belli bir seviyenin üstünde para girmesini sağlayacağız. Halihazırdaki toplumsal yardım ödemelerini bu çerçevede tekrardan düzenleyeceğiz. Görüldüğü benzer biçimde bunlar LGBT ile aile yapımızı yıkmaya çalışırken biz ev hanımlarından çocuklarımıza, ailenin tüm fertlerinin yanında yer alarak güçlendireceğiz.” dedi.

21 senedir bir tek hizmet ve yapıt siyaseti yaptıklarını söyleyen Erdoğan, Türkiye’yi nereden nereye getirdiklerini anlatmanın saatler değil, günlerce süreceğini belirtti.

Mersin’e son 21 yılda 98 milyar lira kamu yatırımı yaptıklarını bildiren Erdoğan, “Eğitimde 5 bin 963 yeni sınıf inşa ettik. Şehrimize ikinci devlet üniversitemizi kurduk. Gençlik ve sporda 13 bin 300 şahıs kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtık, 62 spor tesisi inşa ettik. Toplumsal yardımlarda Mersinli gerekseme sahibi vatandaşlarımızı 12 milyar liralık kaynakla destekledik. Sağlıkta ortalama 3 bin yataklı 17 hastane ile beraber 49 sıhhat tesisi inşa ettik. Kent hastanemizi Mersin’e kazandırdık. Mezitli’de de 150 yataklı devlet hastanesi yapıyoruz. Çevre ve şehircilikte TOKİ vasıtasıyla 5 bin 340 konut yaptık. Şimdi de İlk Evimle 5 bin 100 konut daha inşa edecek, İlk İş Yerimle 300 işleri meydana getirecek, İlk Arsamla 7 bin alt yapılı arsa vereceğiz.” bilgisini verdi.

Mersin’de riskli yapı olarak belirlenen 3 bin 195 bağımsız bölümün dönüşümünü gerçekleştirdiklerini ifade eden Erdoğan, “Ulaştırmada, 278 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol mesafesini toplamda 567 kilometreye çıkardık. Emekleri etap etap devam eden Mersin-Osmaniye-Gaziantep süratli tren hattını 2025 senesinde hizmete sunuyoruz. Ziraat ve ormanda 13 baraj, iki içme suyu tesisi, 50 sulama tesisi, iki arazi toplulaştırma, 75 taşkın koruma tesisi, 10 gölet ve 14 hidroelektrik santrali inşa ettik. İnşa ettiğimiz sulama projeleriyle 172 bin dekar zirai araziyi sulamaya açtık. Yapımı devam edenlerle buna 260 bin dekar daha ekliyoruz.” diye konuştu.

“ET FİYATLARINI DÜŞÜRECEK ADIMLAR ATIYORUZ”

Mersinli çiftçilere ortalama 3 milyar lira tutarında tarımsal destek verdiklerini aktaran Erdoğan, “Tarımsal sulamada kullanılan elektriğin yüzde 50’sini karşılayarak çiftçilerimize mühim bir destek daha verdik. Karadeniz’de bulduğumuz gazın bir kısmını gübre üretiminde kullanarak bu mevzuda da çiftçimizi rahatlatacağız. Aynı şekilde yem üretimini artırarak hayvancılığımızı destekleyecek ve et fiyatlarını düşürecek adımlar da atıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Endüstri ve teknolojide 5 yeni organize endüstri bölgesi, iki sanayi bölgesi, iki teknopark, 11 araştırma geliştirme merkezi kurduklarını açıklayan Erdoğan, “Öteki kazanımlar yanında Mersin’i bir bilişim merkezi haline getiriyoruz. Enerjide ülkemizin iftihar projesi Akkuyu Nükleer Güç Santralimize geçtiğimiz haftalarda ilk yakıt çubuklarını getirdik. Mersin, Akdeniz, Erdemli, Mezitli, Mut, Silifke, Tarsus, Toroslar ve Yenişehir’i naturel gaza kavuşturduk. Önümüzdeki dönemde Anamur, Aydıncık, Bozyazı ve Gülnar’ı da naturel gazla buluşturacağız.” dedi.

“MİLLETİMİZE HER SEVİYEDE HİZMETİMİZİ VERDİK, ESERLER ORTAYA KOYDUK”

Koalisyon masasının ne ülke ne de şehirler için kayda kıymet bir projesinin olmadığını dile getiren Erdoğan, şu şekilde devam etti:

“Yaratı ve hizmet mevzusunda kimse elimize su dökemez. Asla kimse kusura bakmasın, bu mevzuda rakip tanımıyoruz. Mersin’e eğitimde, sağlıkta, ulaşımda, dış politikada yaptıklarımız bütünüyle attığımız bu adımlar hepsi ortada. Bunların yapmış olduğu bir şey var mı? Senelerdir biz bu mevzuda muhalefetle değil, kendimizle yarışıyoruz. İnşallah Türkiye Yüzyılı’nı adım adım hayata geçirerek tüm bu emeklerin gayretlerin mücadelelerin karşılığını da alacağız. Evlatlarımıza bırakacağımız en büyük miras da bu olacak. Biz milletimize her seviyede hizmetimizi verdik, eserler ortaya koyduk. Türkiye Yüzyılı hayalimizin önündeki son takoz olan koalisyon masasının hevesini kursağında bıraktıktan sonrasında artık ülkemizin geleceğine daha bir güvenle bakacağız.”

Erdoğan, “Düşünebiliyor musun hale bak, bay bay Kemal, Kandil’deki terörist başı ile birlikte. Onun parlamentodaki uzantılarıyla birlikte. Biz ülkemizi bu teröristlere, bunların uzantılarına teslim edebilir miyiz? Benim kardeşlerim, benim Yörüğüm, benim Arabım, benim Kürdüm bu imansız kitapsızlara bu ülkeyi teslim etmez.” değerlendirmesinde bulunmuş oldu.

NOTLAR

Miting öncesinde etkili olan yağmur ve rüzgara karşın vatandaşlar, Türk bayrakları ve parti bayraklarıyla süslü alandan ayrılmayarak Erdoğan’ı bekledi.

Eşi Emine Erdoğan’la miting alanına gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, platformdan Mersinlileri selamladı.

Mitingin sonunda AK Parti’nin Mersin milletvekili adayları tanıtıldı. Sonrasında Erdoğan, “Duyanlara Duymayanlara” şarkısına birlikte rol aldı. Vatandaşlar da cep telefonlarının ışıklarıyla miting alanına renk kattı.

Alandan ayrılırken, “Şimdi 14 Mayıs’a hazırlanıyor muyuz? Sandıkları gümbür gümbür patlatıyor muyuz? Kemal’e ‘bay bay’ diyor muyuz? Öyleyse durmak yok.” diyen Erdoğan, Mersin’den pazar akşamı müjdeyi beklediklerini de sözlerine ekledi. (AA)