Diyarbakır’da yaşayan Nurullah Kalay (32), geçen yıl 10 Ağustos gecesi boşanma aşamasındaki eşi Ebru Kalay (21) ile ilişkisi olduğu iddiasıyla, Eskişehir’de talebe olan yeğeni Heybettullah Kalay’ı (23) tabancayla vurarak öldürdü. Vişnelik Mahallesi Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk Caddesi’nde gerçekleşen olayın arkasından olayın şüphelisi Kalay, otomobiliyle eşinin yaşamış olduğu Bursa’ya doğru yola çıktı. Şüpheli, arkadaşları Süleyman G. ve Tuncay S. ile beraber değişik bir vasıta içinde Bursa-İnegöl karayolu uygulama noktasında polis ekiplerince yakalanarak gözaltına alındı. Şüpheli Nurullah Kalay çıkarıldığı barış ceza hâkimliğince tutuklanırken, araçta beraber olduğu arkadaşları ise adli denetim şartıyla özgür bırakıldı.
MÜEBBET VE 23 YILA KADAR HAPİS TALEBİ
Vakayla ilgili Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmanın tamamlanmasının arkasından hazırlanan iddianame 3. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. İddianamede sanık Nurullah Kalay’ın yeğenine karşı ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet, eşini öldürmek için Bursa’ya gittiği sebebi öne sürülerek ‘eşe karşı kasten öldürme’ suçundan 13 yıldan 20 yıla kadar ve ‘ruhsatsız tabanca taşıma’ suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapsi istendi. Sanıkla beraber araçta yakalanan Süleyman G. ve Tuncay S. hakkında ise 6 aydan 5’er yıla kadar hapis cezası talep edildi.
İLK DURUŞMA GÖRÜLDÜ
Eskişehir 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın ilk celsesinde tutuklu sanık Nurullah Kalay duruşma salonunda hazır edildi. Duruşmaya tutuksuz sanıklar Süleyman G. ve Tuncay S. ile sanık avukatları katıldı. Mahkeme heyeti, sanıklara savunmalarını yapmaları için yemin etti.
“EŞİM ANNEME ‘NURULLAH BU NUMARANIN KİME AİT OLDUĞUNU BULURSA BENİ ÖLDÜRÜR’ DEMİŞ”
Mahkemedeki savunmasında boşanma aşamasına ulaşmadan önce eşinin kendisini aldattığından şüphelendiğini kaydeden sanık Nurullah Kalay, “2021 senesinde biz boşanma aşamasındayken eşim Ebru, kendisini darp ettiğim iddiasıyla şikâyetçi olduktan sonrasında babasının yanına Bursa’ya gitti. Ben oysa onu darp etmedim. Sonrasında ben eşimin hal ve hareketlerinden beni aldattığı şüphesine kapıldım. Sonrasında eşimin kullandığı benim adıma olan telefon numarasının geriye dönük arama kayıtlarını çıkardım. Orada bir numara vardı. Eşime numaranın kime ilişkin bulunduğunu sorunca, eşim ürkü yaparak numarayı tanımadığını söylemiş oldu. Operatör firmasından eşimin kullandığı hattın arama kayıtlarını çıkarınca bu numarayla 5 ay süresince gece saatlerinden sabahlara kadar konuşmaların bulunduğunu gördüm. Numarayı kendi imkânlarımla bulmaya çalıştım sadece açık hat olduğundan bulamadım. Ben evde değilken eşim Bursa’ya babasının yanına gitmiş. Gitmeden ilkin de anneme ‘Nurullah bu numaranın kime ilişkin bulunduğunu bulursa beni öldürür’ demiş. Ben o gittikten sonrasında eve geldiğimde bunu öğrendim. Eşim boşanma davasını bana Bursa’da açtı. Çekişmeli boşanma davamız olduğundan, ben de eşimin beni aldatmış bulunduğunu düşündüğüm ve aile mahkemesine kanıtlamak için bunu 1,5 yıl süresince araştırdım fakat bulamadım” dedi.
“İNTERNETTEKİ CİNSEL İÇERİKLİ VİDEOLARDA VÜCUDUNDAN TANIDIĞIM EŞİMİN GÖRÜNTÜLERİNİ GÖRDÜM”
Toplumsal medya ve internetteki bazı sitelerde eşine ilişkin bulunduğunu düşündüğü cinsel içerikli görüntüler gördüğünü iddia eden sanık Kalay, “Eşim gittikten sonrasında ben toplumsal medya ile bazı sitelerden pornografik ve cinsel içerikli görüntülere bakıyordum. Bakarken, bir kadının cinsel ilişkiye girmiş olduğu video gördüm. Kadının vücut yapısı, vücudundaki morluk ve benden eşim bulunduğunu anladım. Ben 2,5 senelik eşimin vücudunu iyi tanırım. Videodaki adamın de kadının da yüzü gözükmüyordu. Bir tek aralarındaki konuşmalar vardı. Ben videoyu indirdim ve kimse görmesin diye ‘son silinenler’ kısmında muhafaza ettim sadece oradan 1 ay sonrasında silineceğini bilmiyordum. Toplamda 4-5 tane bu şekilde video tespit ettim. Bunlarda eşim başkasıyla cinsel ilişkiye giriyordu. Görüntüdeki ilişki esnasında kullanılan objeler, yazma, gözlük ve öteki eşyaların aynılarını evde bazanın altında, poşet içinde buldum” ifadelerini kullandı.
“BURSA’YA GÖTÜRÜP EŞİMLE YÜZLEŞTİRMEK İSTEDİM”
Görüntülerdeki kişinin yeğeni bulunduğunu öğrendiğini ve konuşmak için yeğeninin yanına gittiğini söyleyen sanık Nurullah Kalay, “Videolarda yeğenim Mehmet ve Heybetullah’ın isimlerinin geçtiğini görünce durumu aileme anlattım. Bana bu tarz bir olay olmadığını, psikolojimin bozulduğunu söylediler. Ailemin de bana inanmadığını görünce, eşimin beni aldattığında haberdar olduklarını düşünmeye başladım. Ben Diyarbakır’dan Bursa’ya geldim fakat eşim benimle görüşmek istemedi. Amcası ve akrabaları geldi. Ben videolardan bahsettim. Amcam da eşimle görüştü videoları kabul etmediğini söylemiş oldu. Orada S.B. diye biri mevzuyu biliyordu ve abimin oğlu maktul Heybetullah ile ilişkisinin bulunduğunu, korkusundan karşıma çıkmadığını söylemiş oldu. Maktul Eskişehir’de okuyordu ben de Bursa’dan onun yanına geldim. Videoyu sorduğumda o kişinin kendisi olmadığını söylemiş oldu. Ben de onu Bursa’ya götürüp eşimle yüzleştirmek istedim ve otomobile bindik. Maktul trafik ışıklarında otomobilden fırladı ve kaçarken ‘eşin ahlaksız bir kadınsa ben ne yapayım, erkeksen git onu vur’ dedi. Ben de yanımdaki ruhsatsız silahla onu durdurmak için yere doğru 8-9 el ateş ettim. Maktulü hedef almadım. Yere düştüğünü görünce otomobile binip kaçtım. Bursa yolunda bir petrolde durdum ve elimi yüzümü yıkadım. Eşimin dayısı beni aradı ve beni öldüreceğini söylemiş oldu. Ben de ‘sen zahmet etme, ben gelirim’ dedim ve konum atmasını istedim. Telefonumun şarjı azca olduğundan gelen konumu Bursa’daki dostum Süleyman’a gönderdim ve beni almasını istedim. Sonrasında Tuncay ile beraber gelmişler. Biz yoldayken uygulama noktasında yakalandık. Eşimi öldürmek benzer biçimde bir niyetim yoktu” dedi.
Müdafa yapmak için söz alan sanıklar Süleyman G. ve Tuncay S., sanık Nurullah Kalay’ın arkadaşları bulunduğunu ve vakayla ilgili detayları bulunmadığını söyleyerek suçlamaları reddetti.
Mahkeme heyeti sanık Nurullah Kalay’ın tutukluluk halinin devamına, sanıklar Süleyman G. ile Tuncay S. hakkında adli denetim şartının devamına karar vererek duruşmayı 11 Mayıs’a erteledi.
İHA
Hamzabeyli Sınır Kapısı’nda fazlaca sayıda tabanca ele geçirildi!
700 bin kişilik kentte 95 daire kaldı!
İstanbul’da da hissedilen depremin merkez üssü Bolu olarak açıklandı!